Pazartesi, Ekim 15, 2012

dut dayri

Buralar eskiden hep dutluktu okur. O yüzden arada boşlayıp böyle ayrı kalmalarım. Gözüm dalıyor, eskileri yad ediyorum. Keh keh keh. Tamam lan gevşemeyin. Yoktuk işte ne var? Ha çok meşgul olduğumdan mı? Değil elbet ama bulduk işte yapacak bir şeyler. Ne mi? Gel hadi anlatayım, kıyamam eksik kalma. Gözümsün.

Run İstanbul'a katıldım ve birinci oldum!!!
Hahhaaa ay söylerken bile yadırgadım ya, yok olm gittim yavaş yavaş en arkadan yürüdüm tabiisi. Ya ne olacağıdı? Sonuçta o madalyayı katılan herkese vermiyorlar mı? Daha ne kasacağım kendimi cık cık cık...
Ama iyi gelmedi de değil hani. Koşmak değil tabii, yürümek. Hani olsa şöyle haftada bir sahilde iki yürünse fena olmaz diyeceğim ama benim gözüm yürüyüş sonrası yapılan grand kahvaltıda olduğundan söylediklerimin pek de kıymeti yok sevgili okur. Söylesem tesiri yok, sussam mide razı değil. Anladın sen...

Dört yıl önce yazdığım "ECEL"i tekrar gözden geçirip 409 A4 sayfadan 302'ye indirmeyi başardım. Kendi açımdan büyük bir başarı; çünkü 4 yıl içinde çok şeyin değişmiş olduğunu gördüm. İleriye doğrudur, umarım :) Ancak burada bitmiyor iş, daha çoook düzeltmem ve belki tekrar kısaltmam lazım. Ama bu kadarı da oldu ya, artık içim daha rahat. Hayırlısı bakalım...

Sahaf festivalinin sonuna yetiştim. Açık havada onca kitap biraz çarptı tabiisi, oooh mis. Bir de üstüne kelepir bulunca çogzel oldu, çoheyi oldu, taam mı?
Bu arada The Godfather'ı izledim ilk defa, bunca sene aklım neredeymiş diyeceğim ama şimdi nerede olduğu da belli değil, o yüzden konumuza dönüyorum. Çok harika film, okur. Git izle, izleyici ol. Her Perşembe Cnbc-e'de, 2'si 3'ü, Allah ne verdiyse. Tam bir aile filmi :)
Bir de The Newsroom var, yeni dizi ama bomba gibi. Nasıl tatlı ablası, bi görsen. John Gallagher, Jr. tabiisi, dizi değil :))
Ayrıca The Walking Dead'in tekrar başlamasıyla benim de sinirlerim hoplamış bulunuyor, sayın izleyen. Vatana millete ve tüm zombi alemine hayırlı olsun. Gerildim ya la!!!
Son olarak; "Derslerle Başım Dertte" serisinin 3. (yazıyla üçüncü) kitabı "Gösteri Zamanı" çıktı, hatta satışta ve hatta raflarda. Ama bende değil. Böyle de esracengiz olaylar, sevgili okur. Ama sen bende yok diye dert etme, git kendine bir tane al. Hatta iki tane al, üçer üçer (rakamla 3) al, sakla seneye de okursun ;)
Şimdilik benden bu kadan. Yaaa okur, gördün mü nasıl diktiler koca koca gökdelenleri. Halbuse eskiden buralar...

2 yorum:

Adsız dedi ki...

en sevdiğim sözdür:) buralar hep dutluktu. bu aralar çok kullanıyorum. hayır gebze için buralar ben geldiğimde heep dutluktu dicem ama hala dutluk yaaa:)
hatcik

foondah dedi ki...

haha sen dersen garip kaçmaz ama hatçem, yaşına hürmeten he der geçeriz, ellerinden öperiz <3 :)))