Aslında esas sebebi artık bir instagram hesabımın olması. Eskiden foto dayriler yapardım negzel, şimdi üşengeçlikten instaya foto atıp unutup gidiyorum. Olmaz böyle tabii ama napak hacıt, bize de yazık deel mi? Merak eden olursa ahan da burada dursun: fundaozlemseran
Şimdi gelelim meselelerimize:
İlk romanım Ecel'in devam romanını bitirdim, serinin ikinci kitabının adı şimdilik bende kalsın. Henüz yayın tarihiyle ilgili bir haber ya da gelişme yok ama İnşallah onu da yakında raflarda görürüz. Gerçi ben yine düzenlemeydi, kontroldü derken kafaları yerim. Sorun yok ^.^
Saçlarımı kestirdim baya oldu yine tabii, bu sefer daha değişik, bir de önden iki tutamı her ay değişik renklere boyayıp duruyorum (hayır depresyonda değilim... lan yoksa?!!) Mavi, mor, pembe, sarı derken bir kırmızı ve yeşil kaldı galiba. Gözüm döndü, evet -niaahahahha.
Bitki hastalığı başladı bende, özellikle kaktüs ve sukulent (Türkçesini bilemedim şimdi). Canlı cansız dayanamayıp alıyorum, hayır cansız plastik sorun değil de, canlısını da aldığım zaman yaşatabilsem hiç sorun kalmicak :((
Bu sene leylekler havada ben uçakta. Önce annemle Kıbrıs, sonra etkinlik için Bodrum, en son da kitap fuarı nedeniyle İzmir, oh oh gezelim eğlenelim, hem iş hem alışveriş :P
Bu Pazartesi de (4 Mayıs) ITEF (İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali) kapsamında FABİSAD'ın düzenleyeceği "Şehrin Fantastik Sınırları: Şehir Fantazyası" panelinde Yankı Enki moderatörlüğünde Doğu Yücel, Galip Dursun ve ben konuşmacı olacağız kısmetse. Etkinlik için ITEF'in ricası üzerine bir de tanıtım ve davet videosu çektim şöyle:
Şimdilik böyle işte, yine unuttuğum milyon tane şey vardır muhtemelen ama idare ediverin gayri. Bu da benden not olsun: it's my party, i'll cry if i want to...