Cuma, Mayıs 11, 2012

ıssız adadan notlar-3


sevgili ıssız adacım,
seninle münasebetimizin an be an arttığı şu günlerde anladım ki tek dostum ve sadık yarim sensin. hani "benim sadık yarim kara topraktır" demiş ya veysel, hah işte benim sadık yarim de sarı kumlarmış adacım. adaaam sen de! varsın öyle olsun lan nabalım. ıssız adaya düştüm diye karalar mı bağlayayım? hem iyi ki de düşmüşüm, oh canıma değsin. düşmeyip de napacağıdım, insan sevmeyen bünyemi konuya komşuya toruna torbalağa mı saracağıdım? bak azıcık kafamı çıkarayım dedim neler oldu. kendimi alışa verişe tüketmeye verip yemediğim kazık kalmadığı gibi bir de ilkokul arkadaşıma rastladım. ya insan ıssız adada ilkokul arkadaşına rastlar mı ada ya? bu ne biçim saçmalıktır, bi yürü git allasen! bırak bunları da, gel sana kanka makarnasından yapayım şöle bol domatesli peynirli. yanına da iki sarma açtık mıydı değme keyfimize!

not: tamam la köfte de var, gel hadi seni köftehor seniii...

Hiç yorum yok: